Raşid Halifeler Dönemi Mekke

Efendimiz (s.a.v)'den sonra hilafete Hz. Ebu Bekir geçti, Arap yarım adasında çeşitli karışıklıklar çıkmaya başladı, bazı kabileler Yarden döndüler, Mekke-yi Mükerreme halkından kimi gruplar da dinden dönmek istediler. Bunun üzerine Süheyl b. Amr bir hutbe vererek onlara şöyle seslendi: "Ey Kureyş topluluğu! İslâm'a en son giren ve İslâm'dan ilk dönen kabile siz olmayın, Allah'a (c.c) yemin ederim ki bu din güneşin doğup battığı her yere ulaşacaktır." Bunun üzerine Kureyş dinde sebat etti ve dinden dönenlere karşı yapılan savaşa ve Irak ve Şam taraflarına doğru ilerleyen İslam fetihlerine katıldı.

Hz. Ömer El-Faruk döneminde ise İslam fetihleri Biladüşşam ve İran topraklarına kadar genişledi; hilafet merkezine birçok mal geldi ve bunlar Mekke-yi Mükerreme halkına yansıdı, Mekke'nin ekonomisi gelişti ve bütün şehir halkına güven, refah ve bolluk geldi.

Hz. Osman döneminde ise İslâm fetihleri artarak devam etti, Müslümanlar mala mülke boğuldular, Mekke-yi Mükerreme'de birçok büyük saray inşa edildi. Kimi yörelerde bağ ve bahçeler zuhur etti ve Mekke-yi Mükerreme limanı "Şaîbe"den "Cidde"ye nakledildi. Mekke-yi Mükerreme, Raşit halifeler döneminde güven, refah, bolluk ve birçok maddî-manevî gelişmeler yaşadı ve Hz. Osman (r.a)'nın son döneminde bazı Sahabî efendilerimiz arasında meydana gelen olaylardan hep uzak kaldı.